ZİFİRİ BEŞER
Beşeri ile zifirinin it dalaşına giriştiği ve bu girişimin gün be gün artarak devam ettiği zamanlardan geçiyoruz
bilim ve teknoloji bize mevcut durumda insandan daha etkili,daha fonksiyonlu bir canlının olmadığını söylüyor şimdilik.uzaylılar hakkında herkes bir şeyler atıp tutuyor,ağzı olan yorum yapıyor;ama uzaylı kavramı halen ütopya olmaktan tam olarak kurtulamadı.uzaylı amcaları çok fazla rahatsız etmeden konuya dönüş yapayım. insan beşeridir ve beşerinin eş anlamlısı olma yolunda emin adımlarla ilerleyen kelime zifiridir.
Doyumsuzdur.menfaat çıtasını her geçen gün acımasızca bencilce yükseğe çıkartmaktan ne utanıyor ne de arlanıyor.
empati bencilliğe köle olmuş , herkesin ben merkezli bir dünyası olmuş ve bu dünyanın merkezinde kendilerinin bir zindan hayatı yaşadıklarını anlamaları malesef o kadar da uzun sürmüyormuş .iyliğin etki süresi çok kısaldı menfaat furyası onu da hapsetti ve üzülerek söylemeliyim ki artık iylik yapmayı unutuyoruz , boşa zaman kaybı diye bakıyoruz.en güzel yatırım insandır dedim yıllarca ama hep zarar gördüm kime en çok iyliği yaptıysam en büyük zararı ondan gördüm,zarar verdiklerini bile bile zarar verdiler.yüz tane insanın doksanının zifiri olması benim iylikten vazgeçeceğim anlamına gelmeyecekti bu durumu üzülerek anlamıştım ve kat be kat artırdım insana yatırım yapan yanımı.çünkü insani değerlerimizden istemsizce uzaklaştırılıyoruz,farkında olmuyoruz,sürü psikolojisine entegre edilmiş koyunlar olduğumuzu anlayamıyoruz,anlamak için belli bir çaba sarfetmeyi gereksiz görüyoruz .
Zifiri olmaktan zerre tat almazlar, yatları katları lüks arabaları olsa da tat almazlar,çünkü üç yıl veya beş yıl sefasını sürerler o şahane hayatlarının. Sonra yavaş yavaş zifiri bataklığa sürüklenir beşeri dediğimiz mahlukat.çünkü ortada bir haksızlığın olduğunu,vefasızlığın olduğunu,hayırsızlığın olduğunu üç ya da beş yıl içerisinde anlarlar. anladıkları zaman psikolojik olarak başlayan , SOSYOLOJİK VE EKONOMİK OLARAK DEVAM EDEN bu rahatsızlığın yol açtığı hasarı gördüm ama anlam veremedim,dudağımı bükerek acıdım onlara.çünkü mantık ve vicdan ferah bir seviyede olduğunda tat almaya başlarız yaşadığımız hayattan, ''dünya kadar malın olsa ne fayda'' biliyorsun , anlıyorsun ,geç de olsa farkına varıyorsun her şeyin gelip geçici olduğunu, meselenin lüks bir hayat yaşamak olmadığını.
zifiri insanların, anlamsız ve azap içerisinde yaşadıklarını anlamaları onları yeterince kahrediyor. fizik ötesi kavramlarla , uhrevi değerlerle haşır neşir biri değilim ama şunu çok iyi bilirim ki ZİFİRİ İNSANLAR RÜZGARA KARŞI TÜKÜRENLERDİR.
ben hak bildiğim , doğru bildiğim yoldan dönmedim.döneklerin baskılarına rağmen dönmedim.döndüremediler , başaramadılar.amaçsızca düşüncesizce üzerime geldiler ama beklemedikleri bir direnç gördüler bende.
yılların su misali akıp gittiği zamanı anlamaktaydı mesele ama zifiri mahlukatlar an'ın tadına hapsoldukları için büyük resmi göremediler menfaatleri kör etmişti onların gönül gözlerini.kısa süreli zevklerin kölesi olmuşlardı.
onlar için esas mesele dost(!) meclisinde altta kalmamaktı , oturma biçimini ortamındaki popülaritesini onlardan daha iyi bir pozisyona sokmaktı , yataktaki beş dakikalık zevkti ya da esas mesele onlara göre ev almaktı , kredilerini sorunsuz ödemekti , faturaların birikmemesiydi. mutlu olmayı bu kadar basite indirgemiş zifiri acınası insanların , mutluluğun bunlardan çok daha fazlası olduğunu anladıkları anda yüzlerindeki o çaresiz ve bitap ifadenin sizde bıraktığı belli bir lezzetinin olduğunu sevinerek belirtmek isterim.sevinmek istiyorsun çünkü yıllardır gözünün önünde,eğlendi,gezdi,tozdu,yaşadı be! hem de dibine kadar yaşadığı çok zamanı oldu ve sen bunları izledin .susarak içine ata ata izledin.izlerken anladın bu insanın zifiri olduğunu,boş,anlamsız ve bedbaht olduğunu. n'edersen kendine , edersin kendi kendine diyemedim.Can yakan sabretsin, canı yakan da yanacağı günü beklesin diyemedim.çünkü o beşeri zifiri bir şeydi artık.hakkıydı artık onun sürünmek,çırpınmak ve dibe vurmak.
onu o halde görünce de üzülüyorsun çünkü sen zifiri değilsin sen artık 100 kişi arasındaki nadide 10 kişisin . birinin mutsuzluğu asla seni mutlu etmezdi. sen mutluluğu bu kadar basitleştirmemiştin. çünkü sen mutluluk çıtasını hayat şartlarına göre ayarlamıştın , mutlu olmak bir kaç şey değil , çok şeydi senin için.
çıtanızın şaşmamasını diliyorum, zifiri olmayan , beşeri mahlukat arkadaşlarım...
bilim ve teknoloji bize mevcut durumda insandan daha etkili,daha fonksiyonlu bir canlının olmadığını söylüyor şimdilik.uzaylılar hakkında herkes bir şeyler atıp tutuyor,ağzı olan yorum yapıyor;ama uzaylı kavramı halen ütopya olmaktan tam olarak kurtulamadı.uzaylı amcaları çok fazla rahatsız etmeden konuya dönüş yapayım. insan beşeridir ve beşerinin eş anlamlısı olma yolunda emin adımlarla ilerleyen kelime zifiridir.
Doyumsuzdur.menfaat çıtasını her geçen gün acımasızca bencilce yükseğe çıkartmaktan ne utanıyor ne de arlanıyor.
empati bencilliğe köle olmuş , herkesin ben merkezli bir dünyası olmuş ve bu dünyanın merkezinde kendilerinin bir zindan hayatı yaşadıklarını anlamaları malesef o kadar da uzun sürmüyormuş .iyliğin etki süresi çok kısaldı menfaat furyası onu da hapsetti ve üzülerek söylemeliyim ki artık iylik yapmayı unutuyoruz , boşa zaman kaybı diye bakıyoruz.en güzel yatırım insandır dedim yıllarca ama hep zarar gördüm kime en çok iyliği yaptıysam en büyük zararı ondan gördüm,zarar verdiklerini bile bile zarar verdiler.yüz tane insanın doksanının zifiri olması benim iylikten vazgeçeceğim anlamına gelmeyecekti bu durumu üzülerek anlamıştım ve kat be kat artırdım insana yatırım yapan yanımı.çünkü insani değerlerimizden istemsizce uzaklaştırılıyoruz,farkında olmuyoruz,sürü psikolojisine entegre edilmiş koyunlar olduğumuzu anlayamıyoruz,anlamak için belli bir çaba sarfetmeyi gereksiz görüyoruz .
Zifiri olmaktan zerre tat almazlar, yatları katları lüks arabaları olsa da tat almazlar,çünkü üç yıl veya beş yıl sefasını sürerler o şahane hayatlarının. Sonra yavaş yavaş zifiri bataklığa sürüklenir beşeri dediğimiz mahlukat.çünkü ortada bir haksızlığın olduğunu,vefasızlığın olduğunu,hayırsızlığın olduğunu üç ya da beş yıl içerisinde anlarlar. anladıkları zaman psikolojik olarak başlayan , SOSYOLOJİK VE EKONOMİK OLARAK DEVAM EDEN bu rahatsızlığın yol açtığı hasarı gördüm ama anlam veremedim,dudağımı bükerek acıdım onlara.çünkü mantık ve vicdan ferah bir seviyede olduğunda tat almaya başlarız yaşadığımız hayattan, ''dünya kadar malın olsa ne fayda'' biliyorsun , anlıyorsun ,geç de olsa farkına varıyorsun her şeyin gelip geçici olduğunu, meselenin lüks bir hayat yaşamak olmadığını.
zifiri insanların, anlamsız ve azap içerisinde yaşadıklarını anlamaları onları yeterince kahrediyor. fizik ötesi kavramlarla , uhrevi değerlerle haşır neşir biri değilim ama şunu çok iyi bilirim ki ZİFİRİ İNSANLAR RÜZGARA KARŞI TÜKÜRENLERDİR.
ben hak bildiğim , doğru bildiğim yoldan dönmedim.döneklerin baskılarına rağmen dönmedim.döndüremediler , başaramadılar.amaçsızca düşüncesizce üzerime geldiler ama beklemedikleri bir direnç gördüler bende.
yılların su misali akıp gittiği zamanı anlamaktaydı mesele ama zifiri mahlukatlar an'ın tadına hapsoldukları için büyük resmi göremediler menfaatleri kör etmişti onların gönül gözlerini.kısa süreli zevklerin kölesi olmuşlardı.
onlar için esas mesele dost(!) meclisinde altta kalmamaktı , oturma biçimini ortamındaki popülaritesini onlardan daha iyi bir pozisyona sokmaktı , yataktaki beş dakikalık zevkti ya da esas mesele onlara göre ev almaktı , kredilerini sorunsuz ödemekti , faturaların birikmemesiydi. mutlu olmayı bu kadar basite indirgemiş zifiri acınası insanların , mutluluğun bunlardan çok daha fazlası olduğunu anladıkları anda yüzlerindeki o çaresiz ve bitap ifadenin sizde bıraktığı belli bir lezzetinin olduğunu sevinerek belirtmek isterim.sevinmek istiyorsun çünkü yıllardır gözünün önünde,eğlendi,gezdi,tozdu,yaşadı be! hem de dibine kadar yaşadığı çok zamanı oldu ve sen bunları izledin .susarak içine ata ata izledin.izlerken anladın bu insanın zifiri olduğunu,boş,anlamsız ve bedbaht olduğunu. n'edersen kendine , edersin kendi kendine diyemedim.Can yakan sabretsin, canı yakan da yanacağı günü beklesin diyemedim.çünkü o beşeri zifiri bir şeydi artık.hakkıydı artık onun sürünmek,çırpınmak ve dibe vurmak.
onu o halde görünce de üzülüyorsun çünkü sen zifiri değilsin sen artık 100 kişi arasındaki nadide 10 kişisin . birinin mutsuzluğu asla seni mutlu etmezdi. sen mutluluğu bu kadar basitleştirmemiştin. çünkü sen mutluluk çıtasını hayat şartlarına göre ayarlamıştın , mutlu olmak bir kaç şey değil , çok şeydi senin için.
çıtanızın şaşmamasını diliyorum, zifiri olmayan , beşeri mahlukat arkadaşlarım...
Yorumlar
Yorum Gönder